YENİ DÖNEM GAZETESİ-12.09.2010
“HAYAT DEYİNCE”

“Modern meddah” diyorlar Sunay Akın için. Gerçekten de bu tanımlama onu anlatmaya bire bir uyuyor. Sanatçı dediğinizde aklınıza gelen çok boyutlu ilgi alanlarına giriyorsunuz Sunay Akın’ı dinlerken Hayat Deyince’de. Bilimden sanata, felsefeden oyuncaklara tüm konuları öylesine ustalıkla birbirine bağlıyor ki Akın, bu programı izlerken bir uzaya çıkıp ayda yürüyor, bir kitap sayfalarına dalıp Nazım’ın dizelerine uçuyorsunuz. Bir herhangi bir ünlünün çocukluğuyla arkadaşlık edip, bir tarihin kuytuda kalmış olaylarına tanıklık ediyorsunuz.
Belki birçok program yaptı, belki birçok kitap, şiir yazdı ancak televizyonda yaptığı bu program öyle keyifli ve nitelikli ki şapka çıkartmamak elde değil. Birbiriyle ilgisiz gibi görünen konuları bu kadar güzel birbirine ilikleyen bir ikinci kişi daha görmedim. Gerek bilgi birikimi, gerek öngörüsü, gerek esprili ve eğlenceli kişiliği, o kusursuz sohbet yeteneği ile herkesi o dakikalara kilitliyor Sunay Akın.
Sahip olduğu engin bilgi denizinde her damlanın birbiriyle olan ilişkisini öyle güzel kuruyor ki, onu dinledikten sonra gördüğünüz deniz başka bir mavi oluyor, bambaşka. Üstelik o maviden alacaklıyız hepimiz.
“Yol kenarındaki
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım.”
Televizyonda yayımlanan her programın, hayatımızı fütursuzca tükettiği şu günlerde, bizi tüketmeyen, aksine bize kattıkça katan bir program “Hayat Deyince”. Bence siz de Cumartesi günlerinizin bir saatini bu modern meddaha ayırın. Göreceksiniz ki ufkunuz açılacak, bilmediklerinizi öğrenecek ve öğrendiklerinizin birbiriyle böyle ilişkilerinin olduğuna hayret edeceksiniz. Göreceğiniz nevi şahsına münhasır, eğlenceli oyuncaklar da yanınıza kâr kalacak.